1 Ekim 2012 Pazartesi

İlk iki gün! :) (22-23 Eylül)

Tarih: 23 Eylül 2012



Şimdi: Teoman dinliyorum, her zamanki gibi.
Şuan internetim yok. Olduğunda yükleyeceğim bunu. J

Dün: İspanya’da, Madrid’de ve Fuenlabrada’daki ilk günümdü. İyi ki daha önce gelmemişim. Çünkü Feli’yle, Nieves’le, Elena’yla, Feli’nin ailesiyle ve Blanca’yla tanışmak mükemmel. J

Uçuşlar iyiydi. Mükemmel değil ama iyi. Bavulumu bulabildim.  Sırası gelmişken Trabzon Havalimanı’nda benimle ilgilenen görevliye teşekkür ediyorum. J

Gördüğüm ve dikkat ettiğim ilk şey hava alanına yakın bir yerdeki kocaman beyaz haç işaretiydi.

Bavulumu alana kadar gergin değildim. Aldığımda Feli, Nieves ve Elena’yla buluşacağımı fark ettim. Bunu düşünmek bile beni germek için yeterliydi. Kaybolmaktan korkuyordum. :D Bavulumla dışarıya çıktım ve sadece 10 saniye sonra beni buldular. İnanılmazdı. Hepsi kocaman gülümsüyordu. Bana sarıldılar. J Evimdeymişim gibi hissettim, yani mükemmel! J

Feli’nin arabasına gittik. Nieves kemerimi bağlamamı söyledi. Ben de bağladım. J
Fuenlabrada’ya vardığımızda bana Feli’nin evini, okulumuzu, Nieves’in evini ve bazı marketlerle süper marketleri gösterdiler. Sonra da benim sevgili evime geldik. Ev sahibimle ve ev arkadaşlarımla tanıştım. Hepsi çok iyi.

Ara J                                                                                                                                                                                              
Özel çayımı hazırladım. Arkadaşlarımla –Uğur ve Yeter-              konuşurken onu içtim. Uğur şoka girdi. Arayacağımı ummuyordu. Ve bu da benim Uğur’u sakin değilken gördüğüm ilk an oldu. ;) Figen’i de aradım ama açmadı.
Şimdi çayımı içmeye ve elmamı yemeye devam ediyorum.J Kupamı görünce Sevimnur’u hatırladım. “Bana karşı bu kadar iyi ve harika davrandığın için teşekkür ederim.”
Merak etmeyin. Özel çayımın malzemelerini yazacağım.              Ama daha sonra..

Daha sonra Carrefour’a gittik. Türkiye’dekiler gibiydi. Bir sepet aldık ve alışverişe aldık. Yiyecek –makarna, pirinç gevreği, domates, yumurta, süt, zeytinyağı, tuz, kaşar peyniri, pirinç– ve nevresim takımı aldım.

Alışverişten sonra Lebara hat aldım, telefonum için. Telefonumda çalışıp çalışmadığını kontrol ettim. Sorun çıkmadı. Mutlu oldum. Nieves ve Elena orada ayrıldılar. Her şey için teşekkür ettim, çünkü mükemmeldiler. Feli beni eve bıraktı. Kapıya kadar geldi. Onunla olmak cidden güzeldi. J Öğle yemeği hakkında konuştuk ve hoşça kal dedik birbirimize.
Hattı aldığım yer böyle Türkiye’de de olan, yurtdışını aramak için telefonların olduğu bir yer. Orayı işletenler Fas’lıydı sanırım. Kadının ve kızının başörtüsü vardı. Şirin insanlardı onlar da. J

Annemi aradım. İnanamadı. J Sonra söz verdiğim gibi Cemal’i aradım. Kontörümü kontrol ettim. Sorun yoktu. :J

Banyo yaptım ve saat 18:00’de uyudum. 08:30’da da uyandım. Yani 14,5 saat uyudum. J

Bugün: Sabah odamı temizledim. Eşyalarımı yeni yerlerine yerleştirdim. Bir sürü boş raf var. Ve artık temiz bir odam var. Sevdim odamı. Bana Danimarka’daki odamı hatırlatıyor, Muasses, Meriç, Ufuk, İdris, Huzeyfe, Merve, Kubilay, Seher, Ece, Bihter, Alexander, Eva, Paula ve tabi ki Abel’le. Evet, bu beni üzdü ve üzecek ama bu durumu seviyorum.

Sonra kahvaltımda sütle gevrek, ekmekle sarelle ve domates yedim. “Yeni” günlüğüme bir kaç şey yazdım. Üç yıl sonra günlük tutmak tuhaf geldi. J

Saat 12:25’te Feli’yi beklemek için dışarı çıktım. Çocuklarıyla birlikte aşağıdaydı. Çocuklar inanılmaz. J Çok şirinler. Önce Carlos’a ayakkabı almak için Carrefour’a gittik. Benim de terliğe ihtiyacım vardı. Feli terlik aldı bana hediye.  “Teşekkürler Feli.” J
Feli’nin evine gittik. Kapıyı eşi açtı. Onunla da tanıştım. Sonra Carlos’a masayı hazırlarken yardım ettim. Şuan adını nasıl yazacağımı bilmediği şirin kızla oynadım. (  L  )
Öğle yemeğimizi yedik. Ailecek çok iyi ve eğlenceliler. Çok güldüm. J Carlos bana bir bileklik ve anahtarlık yaptı. Çok güzeller. Zaten buradan alırım diye anahtarlık getirmemiştim. Şimdi bir tane var. Ve bileklik de bileğimde. Teşekkürler Carlos. 

Okul hakkında da konuştuk. Çok kolay olmayacak. Ama               elimden geleni yapacağım ve başaracağım konusunda umudum var. Bu konudaki en güzel şey de sınıfta yalnız olmayacağım. J

Bir sürü İspanyolca kelime öğrendim:
plátano: muz
pera: armut
ciruela: üzüm
pepino: salatalık
pan: ekmek

Mutluysan, zaman çok çabuk geçer. Bugün zaman çok çabuk geçti. J

Özetle, burada mutluyum. İnşallah gelecekte de mutlu olacağım. J

Ve yazımın sonuna geldik!

Not:
1. Yağmur yağıyor. Ve yağmurluğumu getirmedim.
2. Turkcell hattım Movistar adıyla çalışıyor burada. J

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder